Bekarlığa Dair 7 Yanılgı

Bölümü oynat

“Bekarlığa Dair 7 Yanılgı” Sam Allberry’nin  Hristiyan bir papaz ve bekâr bir birey olarak kendi deneyimlerinden de yola çıkarak, Kutsal Kitap ışığında bekarlığa dair yanlış anlamalara açıklık getirmeye çalıştığı kitabıdır. Kitap Mayıs 2024’de, Irmak Çağlayan çevirisi ile Haberci Yayınlarından çıkmıştır.  

Yazarın kitabının en önemli yönlerinden biri, yaygın yanılgılara karşı incelikli, derinlikli bir anlayış ile yüzleşme isteğidir. Bekarlığın yalnızlık anlamına geldiği yanılgısından, daha az tatmin edici bir yaşam tarzı seçimi olduğu inancına kadar, bu yanılgıları hassasiyetle inceleyerek okuyuculara hem teolojik hem de pratik açıdan yeni bir bakış açısı sunar.

“İsa kendisinin benimsemeye razı olmadığı hiçbir standardı başkalarına yüklemedi. Kendisi cinsellikten uzak durmanın ne demek olduğunu bilmeden bekarları buna çağırmadı. Öğrettiği her şeyi kendisi de yaşadı.
……………..
….. bekar olarak yaşamanın kişiyi insanlığından yoksun bıraktığını iddia ettiğimizde, İsa’nın kendisinin insanlığının eksik olduğunu ima etmiş oluruz.” (s.24-25)

Elbette yazar konuya oldukça dürüst bir şekilde yaklaşır. Bekârlığın zorluklarını kabul eder, ama aynı zamanda büyüme ve kendini keşfetme için sunduğu eşsiz fırsatların da gözden kaçırılmaması gerektiği ile ilgili okuyucuya meydan okur. Kutsal Kitap’ın bekarlığa ilişkin öğretilerini derinlemesine anladığını göstererek, argümanlarına sağlam bir temel sağlamak için kutsal metin pasajlarını ve teolojik düşünceleri bir araya getirir. Hem Eski Ahit’ten, hem Yeni Ahit’ten alıntılarla Hristiyan geleneği içinde bekarlığın zenginliğini ve önemini gösterir. Okuyucuları önyargılı fikirlerini yeniden gözden geçirmeye, ilişkiler ve kimliğe dair daha bütüncül bir bakış açısını benimsemeye davet eder. Üstelik tüm kitap boyunca sadece bekarlığa dair yanılgılar hakkında değil, aynı zamanda evliliğin, ilişkilerin Kutsal Kitap’taki konumu, kişisel yaşamlarımızdaki yansıması, ilişkilerin zorluğu ve karmaşıklığı hakkında da okuyuculara düşündürücü örneklerle gelir.

“Bizim dünyamızda, derin olarak bilinmek ve derin olarak sevilmek birbirinin alternatifi gibidir. Biri bizi gerçekten tanırsa, bizi o kadar sever mi diye kaygılarınız. Dünyanın bizi isteyeceği şekilde bir imaj oluşturuyoruz. İnsanların hakkımızda asla bulmasını istemediğimiz şeyleri ustaca saklıyoruz. Adem’le Hava’nın kendilerini örtmeyi istediklerinden beri, bu dünyadaki çoğu yaşamın özelliği budur. Derinlemesine tanımanın kırılgan yönü vardır. Bu yüzden, içsel kimliğimizi paylaşabileceğimiz birini bulduğumuzda, bu büyük bir rahatlama verir ve harika bir armağandır.” (s.62-63)

Yazar, bekarlığın ve evliliğin teolojik sonuçlarını titizlikle, samimiyetle inceler, ama en önemlisi tüm bunları empati ve şefkat duygusuyla destekler. Öyle ki böyle bir kitabı okurken hiç beklenmedik bir şekilde okuyucu kendini gözleri yaşlarla dolu halde bile bulabilir. Yazar bekar bireylerin farklı deneyimlerini ve aynı zamanda bekarlığın herkese uyan tek bir deneyim değil, karmaşık ve çok yönlü bir yolculuk olduğunu kabul eder. Genellikle evliliği destekleyen bakış açısına hakim bir dünyada, Hristiyan dünya görüşünde bekarlığa dair gözden kaçan birçok ayrıntıyı öne çıkarır, Kutsal Kitap ayetleri üzerinde daha derin düşünme isteği uyandırarak dolaylı olarak okuyucuları da buna teşvik eder.

“Yaratılış emri, Yüce Görev’in ışığında okunmalıdır. Yaratılışta bize verilen görev, günaha düşüşten dolayı, bir şekilde tamamlanmamıştır. İsanlık Yaradan’a karşı isyan etmiş ve dünya bu sebeple lanetlenmiştir. Yaratılış, insanları çoğalmaya çağırır, İsa ise yeni insanlığı öğrenci yetiştirmeye çağırır. (Mat.28:19-20) Yeryüzü Tanrı suretiyle doldurulacağı için, insanların (artan benzerlikleriyle) kusursuz Tanrı suretine sahip İsa Mesih ile ilişki kurmaya ihtiyacı vardır. İnsanlara müjde aracılığıyla ulaşmadan ve onları Mesih’te inşa etmeden, Yaratılış emrinin asıl amacını gerçekleştiremeyiz.” (s.99)

Yazar genellikle göz ardı edilen veya yanlış anlaşılan bir konuyu derinlemesine araştırmış ve aynı zamanda sadece bekarların değil, ama evli olanların da kendilerinden pek çok şey bulacağı kısa, önemli bir eser ortaya çıkarmıştır. Sam Allberry, dürüstçe yaptığı kişisel paylaşımları, düşünceleri, anlayışlı, şefkatli yaklaşımı sayesinde okuyuculara bekarlığın karmaşıklığını zarafet ve hassas bir bakış açısıyla Kutsal Kitap önderliğinde bir yol haritası olarak sunar. Hem bekarlar hem evliler bu kitabın sayfalarında önemli farkındalıklar kazanacak ya da belki de çoktan farkında oldukları konular hakkında daha kapsamlı bir iç görüye sahip olacaklardır.

“Evli olmak size ömür boyu eşlik edecek ve size bakacak birinin garantisini veremez. Çocuk sahibi olmak da aynı şekilde. Bu trajik ve düşmüş dünyada, hayat hepimiz için endişe veridir. Hiçbir durum sonsuz güvence sağlayamaz. Hayattaki konumumuz ne olursa olsun, belirsizlikler içinde yaşarız. Sorun bekarlık değildir; sorun yaşamın kendisidir. Sahip olduğumuz tek güvencemiz, Mesih’in bizi asla bırakmayacağı ve terk etmeyeceğidir. Yanımızda kalacağından emin olduğumuz tek kişi odur..” (s.155)

Yazar: Serda Ayık Sez

Serda Ayık Sez
Tarafından yayımlandı
Serda Ayık Sez
Tartışmaya katılın

Diğer makaleler

Bölüm 181

Ayak Yıkaması

Palmiye Pazar’ı İsa’nın Yeruşalim’e girişidir ve aynı zamanda Kutsal Hafta olaylarının da başladığını zamandır. Elbette  o ana kadar pek...

Bölüm 178

Neden Dua Ederiz?

Hepimizin çok istediğimiz, olması için saatlerce hatta günlerce dua ettiğimiz ama bir türlü gerçekleşmeyen dualarımız mutlaka vardır. Peki...

FideCultura

Son eklenenler

Bölüm 165