Bu yıl Paskalya’nın olduğu pazar gününü kaçırdım. Bazen randevularımı ya da toplantılarımı unuttuğum gibi kaçırmadım Paskalya’yı, aksine tam da o gün uçaktaydım ve Atlantik Okyanusunu geçiyordum. Çok uzun zaman önce planlanmış olan bu yolculuk...
Bu dünyada yaşarken en zor, en dipte, en karanlık, en güvenilmez, en yalnız, en umutsuz zamanlarda biri ya da birilerinin gelip kontrolümüz dışında gelişen o sürecin içinden bizi çekip çıkarmasını içten içe beklediğimiz, dilediğimiz zamanlar...
“Tanrım, Tanrım, beni neden terk ettin?” Sizin hiç böyle düşündüğünüz oldu mu? Tanrı tarafından terk edildiğinize dair derin bir hissiyata kapıldınız mı? Böylesi bir söz, Tanrı inancına sahip bir kişinin en derin acılarında ortaya...
Tanrı’nın sessiz kaldığını düşündük mü hiç? Acılarımıza, sorunlarımıza, dualarımıza… Tıpkı Şusaku Endo’nun ‘Sessizlik’ adlı eserinde Portekizli rahip Rodrigues’in hayatın en karanlık anlarında Tanrı’ya acı ve keder içerisinde yakarmasına karşın...